Eylül 2020 İtibarıyla Portföy Durumu

Yatırımla ilgili yabancı kaynaklara bakanlar ilk 100000 doları kazanmanın ne kadar önemli olduğuyla ilgili yazılara ve sözlere denk gelmiştir.

En popüler olanlardan birini burada da alıntılayayım, Berkshire Başkan Yardımcısı Charlie Munger şöyle diyor:

İlk 100 bin çok zordur ama bunu yapmak zorundasınız. Her yere yürüyerek mi gidersiniz, yoksa kuponlarla alınan şeyleri mi yersiniz, umurumda değil... İlk 100.000$'ı biriktirmek için bir yol bulun. Ondan sonra ayağınızı gazdan biraz çekebilirsiniz.

İlk 100 bini biriktirmek eğer toplu paranız yoksa servet sahibi olmanın en zor kısmıdır. Sonraki ise ilk 1 milyondur. Bunu yapmak için sürekli kazandığınızdan daha azını harcamalısınız. Zenginleşmek, kartopu yuvarlamak gibidir. Yüksek bir tepenin üzerinden başlarsanız bunun çok faydasını görürsünüz. Uzun bir hayat sürmek de çok yardımcı olur.

Türk Lirası olarak da olsa ben de Eylül 2020'de 100000 barajını geçtim. Şimdiki hedefim 250000 TL, sağlık yönünden büyük bir sıkıntı çıkmazsa 2021 yılı hedefi olarak bu tutarı belirledim. Her şey yolunda giderse ulaşılabilecek bir hedef gibi duruyor şu an.

100000 TL'ye ulaşmak için ne yazık ki biraz alım satım işlemi yapmam gerekti, bunun sonucu olarak da portföyümdeki hisselerin ağırlıkları dengesizleşti. En kısa zamanda tekrar daha dengeli bir portföye dönüş yapmaya çalışacağım ama bu aylarca sürebilir. SPK'nın aldığı yeni önlemlerle birlikte umarım hisselerdeki mantıksız fiyatlamalar daha seyrek görülür ve daha sıkıcı şekilde yatırımla ilgilenebiliriz :)

Şimdi yaptığım işlemleri kısaca anlatayım, satışlarla başlayayım. DESPC ve INDES hisselerimin 1'er lotları hariç tamamını sattım, fiyat olarak doyuma ulaştığını düşünmüştüm ama biraz erken davranmışım. Satış yaptıktan sonra da fiyatları ciddi miktarda yükseldi. 3000 TL kadar daha karlı bir satış yapabilirmişim ay sonuna kadar bekleseymişim.

OYAKC'yi takip edenler birleşmeyle birlikte fiyatındaki yükselişe tanık olmuştur. İş Yatırım'da sat tavsiyesi görünce elimden çıkarmanın iyi olacağını düşündüm ve 1 lotu hariç tamamını elimden çıkardım. 5 TL civarında tekrar biriktirme fırsatı bulurum umarım.

Hafif pirimli olduğunu düşündüğüm ISDMR'de küçük bir satış yapıp gelen parayla iskontolu olduğunu düşündüğüm EREGL aldım.

Yine biraz pirimli olduklarını düşündüğüm DMSAS ve SARKY'lerin 1'er lotları hariç tamamını sattım. DMSAS'da haklı çıksam da bakır fiyatlarındaki yükselişle SARKY biraz daha yükseldi ve biraz moralimi bozdu.

Yaptığım son satış da arbitrajdan yararlanma adına SISE'de oldu, onun da 1 lotu hariç tamamını sattım.

Alışları detaylıca anlatmama gerek yok. Önceki yazılarımdan nasıl bir strateji izlediğime az çok aşinasınızdır. Bu ayki tek fark SISE birleşmesi olacağından alımlarımın çoğunu cam şirketlerinde yapmam.

Lafı daha fazla uzatmadan işlem listemi paylaşayım :)

Bu işlemlerle birlikte portföyümün son hali de aşağıdaki gibi oldu:

Yarın tablodan ANACM, SODA ve TRKCM'ı sileceğim, yola sadece SISE altında devam edeceğiz yatırımcılar olarak :) SISE'nin portföydeki ağırlığı epey arttı, bu iyi bir şey ama aynı zamanda kötü de bir şey. Kötü olmasının nedeni bu ağırlığa ulaşabilmek için diğer hisselerimi satmış olmam. Bu yüzden SISE kısa vadede 8 - 9 TL arasında dolaşırsa bir kısmını satarak portföyümü dengelemeye çalışabilirim. 8 TL altında kalırsa da agresif şekilde toplayarak hedef lot miktarıma ulaşırım.

Bu yazıda çektiğim tüketici kredisinden, fon yatırımlarımdan ve genel olarak borç ve alacaklarımdan da bahsetmeyi düşünüyordum ama enerjim bu kadarına yetti. Sonraki bir yazıya kalsın onlar da. Şimdi sıra takip ettiğim diğer yatırımcıların Eylül raporlarını okumakta.